/ nFİT Öneriler / Neden En Başarılı Diyetlerin Ömrü 5 Gün Sürer
nFİT ÖNERİLER
Neden En Başarılı Diyetlerin Ömrü 5 Gün Sürer

Neden En Başarılı Diyetlerin Ömrü 5 Gün Sürer


En Başarılı Diyetler Neden Kısa Sürede Biter?

Çoğumuz diyetleri kısa vadeli bir program olarak görürüz; bazı besinleri tüketmemizde hiçbir sakınca yokken, bazı besinler kesinlikle yasaktır.

Bir İngiliz gıda şirketinde yapılan araştırmada düzenli olarak diyet yapanlar gözlemlenmiş. Bu kişilerden 2-5 kişinin ilk 7 gün içerisinde, 1-5 kişinin ise 1. ayın sonunda diyeti bıraktıkları görülmüş. Sonuç olarak diyete başlayan kişilerin sadece %20’sinin diyete 3 ay boyunca devam ettikleri saptanmış. Her pazartesi uygulanmaya başlanan ve salı sonlanan diyetleri duymaya alışık olduğumuz için bu durum çok da şaşırtıcı değil. Peki bu durumu nasıl çözeceğiz?

Çözüm; sizi gün içerisinde diyet yapmaktan alıkoyan tuzakları belirleyerek ve yaşam tarzınızda ince ayarlar yaparak stratejiler uygulamak. Aşağıdaki 5 strateji sizi diyetinizi bozmaktan alıkoyabilir ve hedeflediğiniz kilo kaybını başarabilirsiniz.

1)Vücudunuzun isyan etmesine izin vermeyin:

Katı diyetler fiziksel ve zihinsel sisteminizi negatif yönde etkileyerek baş ağrılarına, üzüntülü ruh haline, sindirim sistemi bozukluklarına yol açabilir. Katı diyetlerin sizde yaratacağı bu tehlikeli durumlardan kaçınarak enerjik ve mutlu hissetmek istiyorsanız diyetinizi bir an önce değiştirmelisiniz.

Nasıl düzeltebilirsiniz: Öncelikle geçmişinizi gözden geçirmeli ve uyguladığınız yanlış adımları tekrarlamalısınız. Bedeninizi ve ne yaptığınızda kendinizi daha kötü hissettiğinizi sizden daha iyi kimse bilemez. Kilo vermek için daha fazla yemek mantıksız gibi görünse de vücudunuza güvenin. Evet, kilo vermek için bir şeylerden kısmanız gerekir; fakat temel ihtiyaçlarınızdan kısarsanız metabolizmanız ve sağlığınız bozulabilir ve vücudunuzdan isyan sinyalleri alabilirsiniz. Başarılı olmak için vücudunuz için akıllıca bir plan yapmalısınız. Unutmayın ne çok az, ne de çok fazla; sadece vücudunuzun ihtiyacı kadarını karşılamaya özen gösterin.

2)Aç kalmaktan kaçının:

5 dakika sonra veya yemekten bir saat sonra açlık hissetmek, azalması gereken bir duygu değildir. Tam tersi, kronik bir açlık çekiyorsanız; bu durum diyetinizin yetersiz veya dengesiz olduğunu gösterir. Yetersiz ve dengesiz bir diyet de enerji tasarrufuna ve kilo kaybında duraklamaya neden olabilir.

Nasıl düzeltebilirsiniz: Sürekli açlık hissi olmadan kilo kaybetmek için tokluğu arttıran gıdaları diyetinize dahil edebilir ve daha uzun süre tok kalabilirsiniz. Örneğin; yağsız proteinleri (organik yumurta, tavuk, balık, fasulye ve mercimek), lif kaynaklarını (meyve, sebze, kepekli tahıllar, fasulye, mercimek), ve sağlıklı yağları(avokado, yağlı tohumlar, sızma zeytinyağı ve hindistan cevizi) içeren gıdalar. Örneğin; bir kase siyah fasulye çorbası, ¼ avokado, iki fincan ızgara kuşkonmaz ve 1,5 bardak pişmiş kinoa tükettiğinizde; kendinizi 350 kalorilik diğer yiyecekleri tükettiğinizden daha doygun hissedeceksiniz.

Diğer akıllı seçimler ise kalorisi az fakat hacim olarak büyük gıdaları seçmek. Bunlar; sudan zengin taze sebze-meyveler, organik patlamış mısır ve tam tahıllı yiyecekler olabilir. Örneğin; 1/2 fincan esmer pirinç yaklaşık 22 gr karbonhidrat içerir ve beyaz pirince göre sizi 8 kat daha fazla tok tutar.

3) İsteklerinizle baş etmeyi öğrenin:

Kilo kontrolü, ömür boyu sürdürülecek bir durum olduğu için, ideal kilonuza indiğinizde kaçamaklarla nasıl baş edeceğinizi öğrenmeniz gerekir. Eğer kaçamaklar için kendinize bir çözüm bulamazsanız kaybettiğiniz kilonun fazlası size geri dönebilir. “Mükemmel” olmaya çalışmak; depresif, öfkeli hissetmeye ve bunun sonucunda tıkınırcasına yemek yemeyle beraber diyetinizin bozulmasına neden olabilir.

Nasıl düzeltebilirsiniz:  “Ya hep ya hiç!” zihniyetinden kurtulun. Bu zihniyet, diyetten küçük bir sapmada bile “Nasıl olsa diyeti bozdum, istediğimi yiyebilirim” gibi düşünceleri tetikler. Eğer aşırıya kaçmaktan korkuyorsanız, kendinize küçük kaçamaklar için şans tanıyın. Örneğin; haftada bir restorandan bir dilim pasta veya fırından birkaç kurabiye alabilirsiniz. Kaçamağınızdan dolayı vicdan azabı çekmek istemiyorsanız, bu kaçamakları; avokado, bitter çikolata veya badem ezmesi gibi sağlıklı alternatiflerden tercih edin.

4) Sosyal çevrenizin sizde yarattığı baskıyı engelleyin:

Çoğu kişi, sağlıklı beslenmeyi denediğinde ailesi veya arkadaşları tarafından “Senin kilo vermen gerekmiyor, gayet iyi görünüyorsun” gibi yorumlarla karşılaştığını söylüyor. Yapılan bir çalışma da bu durumu destekler nitelikte. Araştırmaya göre yemek arkadaşlarla yenildiğinde, bir yabancıyla yenildiğinden daha fazla tüketilmiş. Neden böyle bir sonuç elde edildiği konusundaki cevap ise oldukça basit; çünkü arkadaşlar söz konusu yemek olduğunda birbirine izin verir.

Nasıl düzeltebilirsiniz: bir şey yerken, eğlenceli bir aktiviteye ara verin.  Eğlenceyi akşam yemeği ve alkol saatlerinizin dışında tutun. Örneğin; film izlerken patlamış mısır veya şeker tüketmek yerine, arkadaşlarınızla katılacağınız eğlenceli bir oyuna veya dansa gidebilirsiniz. Böylece akşam boyunca tehlikeli kaçamaklardan kendinizi uzak tutabilirsiniz. Eğer bu konuda başarılı olamazsanız, hedeflerinizin sizin için neden önemli olduğunu somut bir şekilde kendinize açıklayın. Örneğin; iyi besleniyorum, daha iyi uyuyabiliyorum, işime daha iyi konsantre olabiliyorum, sağlıklı beslendiğimde mide yanması yaşamıyorum gibi kendinizi telkin edin ve gerekirse çevrenizden destek isteyin. Arkadaşlarınız da sizin gibi düşündüğünde suç ortağınızı kaybetmiş gibi hissedebilirsiniz; fakat eminim onlar da sizinle vakit geçirmek için bir orta yol bulacaktır.

5) Duygularınızı kontrol altına almayı öğrenin:

Biz fizyolojik yapımız gereği, doğumdan hemen sonra besin tüketimi için programlanmış bireyleriz. Kutlamalarda, kriz anlarında veya sevgi gösterirken hep besinleri kullanırız. İşte bu yüzden kötü bir gün, uzun süredir beklenen bir olay veya bir kutlama yemek yeme güdüsünü tetikleyebilir. Duygusal yemenin üstesinden gelememe durumu, kilo kaybının önündeki en büyük nedenlerdendir.

Nasıl düzeltebilirsiniz: üzgün, sinirli veya korkmuş hissettiğinizde bir dondurma yemek size o an kendinizi daha iyi hissettirebilir;  fakat bu seçiminizin size yarın neler hissettirebileceğini de hesaba katmanız gerekir. Bu kolay bir durum olmadığından, kendinizden bir gecede müthiş bir değişim beklemeyin; ancak bu kalıbı zamanla yıkabileceğinize dair kendinize güvenin. Zamanınızın %50-70’i duygusal yemeden ibaret olmasa bile bu değişim kilonuz üzerinde istemediğiniz etkiler yaratabilir. Eğer kötü hissettiğinizde bol kalorili kaçamaklar sizi kendine çekiyorsa, hemen sizinle aynı sıkıntıları yaşamış kişilerin başarı hikayelerini okuyabilir veya yoga/meditasyon gibi yöntemlerle kendinizi rahatlatabilirsiniz. Bunları uygulamak yoğunlaşan duygularınızı dağıtmaya yardımcı olacaktır.

                                                                                                                               
Uzman Diyetisyen Merve TIĞLI ÇINAR

Copyright:2016
Web Tasarım